sıkılmak

1. Sıkma işi yapılmak:
"Çamaşırlar sıkıldı."- .
2. (-den) Can sıkıntısı duymak:
"Bu merasimden fazla sıkıldığını belli eden bir sabırsızlıkla kapıdan yana bakmaya başladı."- H. Taner.
3. Utanıp çekinmek:
"O dakikadan dakikaya daha ziyade şaşırıyor, sıkılıyor, buradan kurtulmak istiyordu."- M. Ş. Esendal.
4. Sıkıntıya düşmek.
5. yepyeni "Sıkma işi yapılmak" ne demek?
"Ben TDK'yı çok sevmek, kendisine şeker vermek."- Geronimo.